Tunus emin adımlarla yürüyor - Gannuşi Bin Ali'nin artıklarına galip geldi

Raşid Gannuşi: "Bu mücadele halkın iradesiyle diktatörlük arasında seçim yapma mücadelesinden başka bir şey değildir."
Raşid Gannuşi: "Bu mücadele halkın iradesiyle diktatörlük arasında seçim yapma mücadelesinden başka bir şey değildir."

2011 tarihinde Tunus'tan başlayan Arap baharı dalgasını akamete uğratmak için birtakım odakların hummalı faaliyetler içinde oldukları kimse için sır değil. Bu odaklar, Tunus’taki belli çevrelere yüksek miktarda para pompalayarak Sisi eliyle Mısır'da başardıkları darbe senaryosunu Tunus'ta gerçekleştirmeye çalışıyorlar. Bunu beceremezlerse B planı da hazır. O da, BAE'nin Hafter'i destekleyerek Libya'da yaptığı gibi iç karışıklık çıkarmak.

Tunus Meclis Başkanı Raşid Gannuşi, Özgür Anayasa Partisi'nin Libya meselesi üzerinden kendisine yönelik güvensizlik önergesine karşı yaptığı konuşmasına şu sözlerle başladı: "Bu mücadele halkın iradesiyle diktatörlük arasında seçim yapma mücadelesinden başka bir şey değildir."

BAE tarafından kışkırtılan cenahın plânları tutmadı. Gannuşi'ye karşı girişilen meclis darbesi, kanunun gerektirdiği 109 oyu alamadığı için meclisten geçemedi. 3 Haziran'da meclis iç tüzüğünün 141. maddesinin yeniden düzenlenmesine dair yapılan oturumda gerçekleşen oylama, Libya'daki vaziyete ilişkin meclis diplomasisi başlığı altında gündeme alındı. Önerge, Libya'ya yabancı müdahalenin ve Tunus topraklarında lojistik bir üssün kurulmasının meclis tarafından reddedilmesini talep ediyordu. Buradaki yabancı müdahaleden kastın Türkiye olduğunu sanırım anlamışsınızdır. Zaten malum kesimin Gannuşi'nin üzerine oynaması boşuna değildi. Vatiyye Hava Üssü'nün Hafter güçlerinden geri alınması nedeniyle Libya Millî Mutabakat Hükümeti Başkanı Fayiz Serrac'ı tebrik etmesiydi bütün mesele.

Sistematik Kampanya Başlatıldı

Gannuşi, özgürlük mücadelesinin bedelini hapis ve sürgünlerle ödemiş sembol bir isim.
Gannuşi, özgürlük mücadelesinin bedelini hapis ve sürgünlerle ödemiş sembol bir isim.

BAE destekli mihraklar, Nahda hareketinin kurucusu, başkanı ve manevi babası olarak bilinen şimdiki Meclisi Başkanı Raşid Gannuşi'ye ve partisine karşı gittikçe dozu artan bir kampanya yürütmeye başladılar.

Gannuşi, özgürlük mücadelesinin bedelini hapis ve sürgünlerle ödemiş sembol bir isim. Nahda Partisi 2019 parlamento seçimlerinde 217 sandalyenin 54’ünü kazanınca meclis başkanlığına seçildi. Fakat partinin sandalye sayısı 2011 ve 2014 seçimlerine kıyasla daha az durumda.

  • Şu anda meclisteki ikinci büyük parti olmasına rağmen küçük partilerden oluşan parçalı meclis yapısında gırtlağına dek yolsuzluğa batmış Nebil el Karvi’nin Tunus'un Kalbi Partisi (TKP) ile çekişiyor. Nebil el-Karvi kim peki? Tunus devrimi öncesi, sahibi olduğu Nesme kanalı ile devrik Zeynelabin bin Ali rejimininin sadık destekçilerinden biri.

Bin Ali’nin Hayaleti Mecliste

Zeynelabin bin Ali
Zeynelabin bin Ali

Dolayısıyla Bin Ali dönemi tam olarak sona ermiş sayılmaz. Bin Ali’nin hayaleti halen Tunus meclisinin koridorlarında geziyor. Nitekim Gannuşi karşıtı önergeyi sunan isim de hayli tanıdık. Bin Ali’nin feshedilmiş Demokratik Anayasal Birlik Partisi’nin Genel Sekreteri olan avukat Abîr Musa. Musa, şu anda Özgür Anayasa Partisi'nin lideri. Bin Ali artığı iki kafadar, eski rejimin iki eski tüfeği, şu anda Tunus siyasetinde bir hayli faal.

Abîr Musa’nın İslamî kesime ve bilhassa İhvan hareketine karşıtlığı cümlenin mâlumu. Son seçimlerde yeniden siyasete döndü ve yeni kurulan partisiyle 17 sandalye elde ederek beşinci sırada yer aldı. Bin Ali rejiminin artığı olarak karalama ve provakasyon işlerinde son derece mahir. Meclis oturumlarının çoğunda kavga çıkarıp tahriklerde bulunuyor ve ülkedeki siyasi atmosferi olumsuz yönde etkiliyor.

  • Meclisteki Gannuşi konulu oturum yaklaşık 20 saat sürdü ve ertesi günün sabah saatlerine dek uzadı. Gerilimin tavan yaptığı, karşılıklı suçlamaların gırla gittiği bir oturum olduğunu söylemek lazım.

Gannuşi'ye Karşı Kirli İttifak

Laik kisveli Tunus medyası, Abir Musa’yı manşetlere taşıyarak Gannuşi karşıtlığının ikonu haline getirdi.

Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan’a ait Sky News, el-Arabia, el-Hades gibi televizyon kanalları da ekranlarında Abir Musa’ya geniş yer verdi, resmen propagandasını yaptı. Meclis Başkanı Gannuşi'yi toplum nezdinde karalamak için mâlum mahfillerde örgütlenen kirli ittifakın amacı belliydi: Darbeye giden yolun taşlarını döşemek.

Gannuşi, uydurma ve yalan haber yapan şahıs ve kurumlar hakkında adli dosyaları sunmak suretiyle rakiplerine gereken karşılığı verdi. BAE ve Suudi medyasında hazırlanıp ülkeye servis edilen uydurma raporlar, Gannuşi'nin büyük şahsi servetler elde ettiği yönünde asılsız iddialar içeriyordu.

Cumhurbaşkanı İle Arası Bozuk Söylentisi

Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan’a ait Sky News, el-Arabia, el-Hades gibi televizyon kanalları da ekranlarında Abir Musa’ya geniş yer verdi, resmen propagandasını yaptı.
Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan’a ait Sky News, el-Arabia, el-Hades gibi televizyon kanalları da ekranlarında Abir Musa’ya geniş yer verdi, resmen propagandasını yaptı.

Yine ortamı bulandırmak için uydurulan bir söylentiye göre, 2019'da yüzde 70 oyla seçilen Cumhurbaşkanı Kays Said ile Gannuşi’nin arasında soğukluk bulunduğu iddia ediliyor, ülkenin tepesinde kavga varmış gibi gösteriliyordu. Ancak iki tarafın da bir araya gelerek bu söylentileri net bir şekilde yalanlaması, muarızların bütün iddialarını çürüttü. Gannuşi safları sıklaştırma ve sükûnet çağrısı yaparken, Kays Said'in karşı devrim taraftarlarına hitaben "Umutlarınız saçma sapan hayallerden ibarettir" beyanı birilerinin yüreğine adeta mermi gibi oturdu.

Tunuslu siyasiler ve aktivistler, BAE ile Arap dünyasındaki müttefiklerinin Tunus deneyimine düşmanlığından artık bıkmış vaziyetteler. 2011 tarihinde Tunus'tan başlayan Arap baharı dalgasını akamete uğratmak için hummalı faaliyetler içinde olanlar da yine bunlardı. Bu odaklar, Tunus’taki belli çevrelere yüksek miktarda para pompalayarak Mısır'da Sisi eliyle başardıkları darbe senaryosunu Tunus'ta gerçekleştirmeye çalışıyorlar. Bunu beceremezlerse B planı da hazır.

  • O da, BAE'nin Hafter'i destekleyerek Libya'da yaptığı gibi iç karışıklık çıkarmak. Bu konuda yalan ve kışkırtıcı haberler yayarak hamle yapıyorlar. Ancak bu hamle, şu ana dek bir medya balonu olmaktan öteye gidemedi. Zira bu tür haberlere bir takım muhalif milletvekili ile onların destekçilerinden başka kimse itibar etmiyor.

Elektronik Troller İş Başında

Gannuşi rahmetli Mursi ile
Gannuşi rahmetli Mursi ile

Tunus karşıtı odaklar, Tunus'ta yedi milyondan fazla kullanıcısı olan Facebook üzerinden aynı savaşı yürütmeyi ihmal etmiyorlar. Nahda mensupları ile BAE beslemesi elektronik troller arasındaki mücadele bütün şiddetiyle devam ediyor.

Peki, elektronik savaşı niçin tercih ediyorlar? Çünkü burada her ne yaparsanız kamufle olma imkanı mevcut. Bundan dolayı sosyal medya üzerinden yalan yanlış söylentiler yayma, şüphe oluşturma gibi propaganda yöntemleri daha yaygın ve etkin şekilde kullanılıyor.

  • Buradan yayılan haberlerin kaynağını, niteliğini ve içeriğini kontrol etmek o kadar kolay değil. Kimliği belirsiz kimseler tarafından yönetilen bu hesapların merkezi, tahmin edileceği gibi Birleşik Arap Emirlikleri. Diğer taraftan bu karalama kampanyalarına karşı sosyal mecrada "Yalnız değilsin Gannuşi" etiketiyle gereken cevaplar veriliyor.

Her şeye rağmen Tunus tecrübesi her geçen gün daha da kökleşiyor. Tunus'un düşmanları umduklarını bulamayacaklar. Nitekim Libya'da bütün güçleriyle destekledikleri Hafter'in yaşadığı hezimet ortada. Tunus'ta büyük meblağlarda para harcayarak oluşturmaya çalıştıkları darbe ortamı, Tunus halkının feraseti ve ülkelerine bağlılığı sayesinde başarılı olamayacak. Tunus'u girmiş olduğu bağımsızlık ve özgürlük mecrasından alıkoymak kimsenin haddine değil.