Venedik merkezinin kamuya açılması: Procuratie Vecchie Restorasyonu

Procuratie Vecchie Venedik’teki San Marco Meydanı'nın kuzey tarafı boyunca uzanıyor. San Marco Meydanı, düzenli kamusal alanın olağanüstü ve açık bir gösterimi olarak tanınıyor. Meydanın üç tarafını saran ikonik Procuratie Vecchie’yi, Procuratie Nuove ve Procuratie Nuovissime yapıları tanımlıyor.

Procuratie Vecchie, Venedik Dükü Andrea Gritti'nin yürüttüğü “renovatio urbis” (şehrin yenilenmesi) kapsamında 16. yüzyılda inşa ediliyor. Mauro Codussi, Bartolomeo Bon ve Jacopo Sansovino tarafından tasarlanan orijinal yapı, önceki dönemlerden kalan revaklar ve kemerlerden oluşan düzenli cephesi ile tanımlanıyor.

Uzun bir süre üst düzey şehir yetkililerine ev sahipliği yapan bina, günümüzde İtalyan sigorta şirketi Generali tarafından kullanılıyor. Generali, Procuratie Vecchie'nin Venedik şehri ile daha güçlü bir ilişkiye sahip olmasını hedefliyor. Bu doğrultuda yıllar içinde yapıda gerçekleştirilen birçok değişikliği dikkatlice çözmesi için David Chipperfield Architects görevlendiriliyor.

David Chipperfield Architects Milan yöneticisi Cristiano Billia, müdahaleye alçakgönüllülükle yaklaştıklarını belirtiyor. Yapının kültürel ve mimari geçmişinin korunmasına dikkat ediliyor ve ek müdahalelerin mevcut dokuya uyum sağlaması amaçlanıyor. Tasarımcılar tek bir mimari dil yerine yapının karmaşıklığını vurgulayan çeşitli bir dizi müdahale üzerine bir proje fikri geliştiriyor. Procuratie Vecchie'nin hem tarihsel değişiklikleri hem pratik adaptasyonlarını anlamlandırmak için bir esnek yaklaşım sergileniyor.

David Chipperfield Architects’in geliştirdiği proje; Generali sigorta şirketinin prestijli ofislerinin bulunduğu birinci ve ikinci katların restorasyonunu, üçüncü katın halka açık olarak yenilenmesini ve yeni dikey sirkülasyonu içeriyor. İlk kez halkın erişimine açılan üçüncü katta; sergi alanları, çalışma alanları, etkinlik alanları ve The Human Safety Net'e (uluslararası yardım kuruluşu) bağlı bir oditoryum yer alıyor.

Müdahaleler ilk olarak yapı içerisindeki erişimi ve akışı geliştirmeyi hedefliyor. Yeni bir resepsiyon alanı, çağdaş bir müdahale olarak yapıya girenleri karşılıyor; yeni heykelsi beyaz merdivenlerden biri, mevcut tarihi merdivene bağlanarak geçmiş ile günümüz arasındaki buluşmayı vurguluyor.

Generali’nin ofislerinin yer aldığı birinci ve ikinci katta mevcut mimari yapı yalnızca restore edilerek onarılıyor. Geçmişte bu ofis alanlarının her biri, kullanıcısı tarafından özel olarak dekore ediliyor. Binadaki en büyük değişiklikler, çatının altında bulunan üçüncü katta gerçekleştiriliyor. Bu kat, Generali'nin dünya çapında yardıma muhtaç insanlara yardım etmeyi amaçlayan bir girişimi olan The Human Safety Net tarafından kullanılıyor. Değişikler yardım kuruluşunun ihtiyaçlarına göre yapılıyor.

David Chipperfield Architects, kuruluş için üçüncü katı çalışma alanları, sergi alanları, etkinlik alanları ve bir oditoryum içeren bir mekana dönüştürüyor. Üçüncü katın bu yönde işlevlendirilmesi ile 500 yaşındaki Procuratie Vecchie'nin büyük bölümü ilk kez halkın kullanımına açılıyor.

David Chipperfield Architects’in kattaki en büyük müdahalesi daha önce bölümlere ayrılmış odaların birbirine açılmasına yardımcı olan bir kemer aksı oluyor. Terrazzo kaplı kemerler, üçüncü kata derinlik ve hareket kazandırarak Procuratie Vecchie’nin sahip olduğu yüksekliği iç mekana yansıtıyor. Daha önce bir asma tavanla kapatılmış olan mevcut ahşap strüktür ortaya çıkarılıyor.

Çatıda Venedik manzarasını sunan yeni bir alan tasarlanıyor. Çatı terasında iç mekandaki renk paletinden yola çıkılarak pişmiş toprak karolardan oluşan cocciopesto kullanılıyor. Kızıl tonlardaki malzeme, yakındaki evlerin kiremitlerine ve San Marco Meydanı'nın sembolik çan kulesine uyum sağlıyor.

David Chipperfield Architects, 16. yüzyılda bir başka mimar tarafından tasarlanan bir bina üzerinde çalışırken dönemin koşulları üzerinde düşünüyor. Binanın nasıl tasarlandığını hayal ediyor ve malzeme kullanımı, inşaat teknikleri hakkında bilgi ediniyor. Proje dahilindeki tüm müdahaleler; Venedik Arkeoloji, Güzel Sanatlar ve Peyzaj Mirası Departmanı ve İtalya Kültürel Miras ve Turizm Bakanlığı ile işbirliği içerisinde sürdürülüyor.

Yapı üzerindeki müdahaleler, yerel ve geleneksel inşaat teknikleri ile Venedik'in zanaatkar işçiliği kullanılarak yapılıyor. Ortaya çıkarılan ahşap çatı strüktürü, kusurlu ama orijinal yapısıyla görülüyor. Tuğla duvarları olduğu gibi bırakılarak “scialbatura” adı verilen bir beyaz boya ile kaplanıyor. Ana sirkülasyon alanında da krem tonlarda renkler tercih ediliyor.